Oktay Erol


?Müfredatın´ asıl amacı


Eğitimde yaşanan dalgalanmalar ?en çok´ yarının büyükleri olarak gösterilen öğrencilerle, onlarla birlikte koşuşturan ailelerini etkiliyor!

Ne oldu da ?arap´ saçına döndürmek için çırpınan iktidarla, ?eğitim´ sorunlarını yaşayanlar arasında bu denli ?anlamsız´, bu denli ?tutarsız´, bu denli ?kayıtsız´ ilişkiler sürüyor!

Çocukları yok mu, bugün ?yanlış´ bulunan ?müfredatı´ tez elden uygulamaya koyanlar kendileri değil mi, sekiz yıl içerisinde üç kez yapılan değişikliklerden dolayı çocuklar zarar görmedi mi, çocuklarının acısına tanık olmadılar mı, eğitim can çekişmedi mi?

***

Dördüncü sınıfta okuyacak olan kızının elinden tutup okul kapısında bekleyen bir baba birçokları gibi kaygılarını dile getirmekten zorlanmıyor?

?Gelecek için umudum olsun istiyorum, çocuğumun gelecek umudu olsun istiyorum; bu müfredatla yollar ya tıkalı, ya labirent´ diyor. Yapacak başka bir şeyin de olmamasına kızıyor!

Bir babanın kaygısı da bambaşka, şöyle diyor:

?Oğlumun sekiz yıllık öğrenimi süresinde üç kez siysem, müfredat değişikliği yapıldı. Özgür, sorgulayan, bilimden yana, akıl yürüten çocuklar yetiştirilmesi yerine; yapılan değişikliklerle her geçen gün kendi içine kapanan, muhafazakar, sormayan, kabulcü eğitime yönlendiriliyor.´

Geçtiğimiz yıllarda Ekonomik İşbirliği- Kalkınma Örgütü (OECD)´nün yaptığı, bugüne değin en kapsamlı küresel eğitim araştırmasında Türkiye yetmişaltı ülke arasında kırkbirinci sırada yer almıştı. Örneğin ?onbeş yaşındaki öğrencilerin matematik-fen bilimleri´ testlerine göre başarılı olmadıkları gözleniyor.

Bunlar bazı ?öğrenci ailelerini´ tedirgin etmeye yetiyor?

***

Bugün yollar kalabalıktı. Öğrenci servis araçları trafiğin biraz daha kasılmasına, biraz daha varılacak yerin ?uzamasına´ neden olmuştu.

Okul yoluna yeni düşmüş binlerce çocuk şaşkın bakışlı?

Evinin yakınındaki, ya da anne-babasından birinin görev yaptığı okulda öğretim görmesinin ?zorluklar´ zorlukları var, hangi sorunlarla karşılaştıklarını bilmeyen yok!

Anne ya da baba işine zamanında ulaşabilmesi için çocuğunu, yok çocuğuna öncelik vermesi için işini göz önünde bulundurması gerekiyor!

İlk-orta eğitim, anne-babanın istemine göre gerçekleşse ne olurdu ki? Evinden çıkarken, çocuğunu da kendi okuluna götürmesi ?neden´ sorun olmuştu ki?

Bir de bunun yanında temmuz ayında duyurulan, her gün yeni bir ?maddesi´ ortaya çıkan ?müfredat´ var?

***

Milli Eğitim Bakanlığı´nın temmuz ayında açıkladığı ?yeni müfredatta´ tartışma konusu olan evrim terorisinin çıkarılması, cihat kavramının konulması, Atatürk ile cumhuriyet değerlerine daha az yer verilmesi, bilim-felsefe-sanat derslerinin düşürülmesi?

Bunlardan ?rahatsız´ olmayan bir yapı içerisine sürükleniyoruz.

Son on yılın, onbeş yılın verilerine ?merak´ edip bakma gereği duymayan bir aile, bu geçen yıllardan ne denli ?yararlandığını´ bilmeyen bir yeni kuşak?

Şimdi daha rahatız kanımca?

Öğrenciler bilime merak duymuyor,

Öğrenciler soru sormayı bilmiyor,

Öğrenciler ana dillerini düzgün konuşmuyor,

Öğrenciler matematikte sıralama dışında?

Üzülerek son bir satır:

Öğrenciler haklarının gasp edildiğini de bilmiyor.

?Müfredatın´ asıl amacı da bu olsa gerek?