Hüseyin ERCİYES<br>Erciyes`in Kaleminden


Niye mi yaptın? Niye mi yazdın?


Meslek hayatım içerisinde binlerce habere imza attım.

Bu haberler birilerinin hoşuna giderken maalesef birilerinin de hoşuna gitmedi.

Haberlerimi kaleme alırken kimin sevineceği, kimin üzüleceği beni çokta alakadar etmiyor doğrusu,

Beni alakadar eden konu haberin doğruluğudur. Ben gazetecilik mesleğimin gereğini yaptım.

Birileri bizleri sevsin ya da sevmesin bunun için özel bir mücadele içerisine hiçbir zaman girmedim. Girmeyi de düşünmüyorum.

Birkaç haber başlığını hatırlatmak isterim.

Hatırlarsanız Kozan Müftüsü Diyanetin parası ile aldığı arsayı şahsın üzerine vermiş idi.

Her zaman olduğu gibi bu haberi de gündeme Ekspres Gazetesi taşımıştı.

Haberin üzerine müftü bizim dışımızda kalan basın mensuplarını akşam yemeğine davet ederek, haberin yalan olduğunu ifade etmişti.

Müftünün eksik kalan taraflarını bilmiş meslektaşlarımız tamamlamışlardı.

?Sen bunları kesin mahkemeye vermelisin. Sen kazanırsın? gazını veren çokbilmiş gazetecilerin gaz arabasına binen eski müftü haberin üzerinden 2 gün geçmesinin ardından tapunun devrini vakfa yapmıştı.

Bu devir yapılmadan çarşaf çarşaf haber yapan çokbilmiş meslektaşlarımızın havaları bir anda inmişti.

Müftüyü ata bindirenler kendilerini de atın üzerinde bulmaları üzerine cam cıncığı ile sıyırdıkları yüzleri az da olsa kara ya dönmüştü.

Bu hatırlatmanın ardından,

Dün sahnede başrolü üstlenen, yüzü cıncıkla sıyrılmış muhabir yine iş başına geçmiş.

Ak Parti İlçe Başkanının mahalle toplantısında sarf ettiği ?Ben de Ak Parti´ye oy vermedim? sözlerini manşetine taşıyan gazetemiz, her zaman olduğu gibi yine ilçenin gündemini belirlemeyi başardı.

Haberin üzerine sayın ilçe başkanı ile telefon ile görüştüm.

Sayın başkan sözlerini çarpıttığımızı iddia etti.

Ben de, böyle bir yaklaşımın yanlış olduğunu ifade ettim.

Nasıl olurda bir ilçe başkanı temsil ettiği partiye oy vermediğini söyleye bilir? Anlamış değilim.

Haberin üzerine

Çıkıp ilçe başkanına kızacakları yerde ?Siz bu haberi niye yaparsınız?? Diyerek bizlere kızmaya kalkışma cesaretini gösterenler. Ses kaydını dinleyince sadece susmayı tercih ettiler.

Sayın başkan mahalle baskısı üzerine sözde bir basın açıklaması gerçekleştirmiş.

Bunu da belirteyim. Haberi gündeme taşıyan Ekspres Gazetesi toplantıya davet edilmedi.

Elbette haklılar. Biz orada olsak atıp tutmaları zorlaşacak.

Toplantıda boydan, yandan fotoğraf çektiren başkan iş açıklamaya gelince sus pus kesilmiş.

Bu sessizliğin üzerine devreye giren yüzü cıncık ile sıyrılmış muhabir devreye girerek ? Olmaz başkan açıklama yapman gerekir. Hem de şu şekilde konuşacaksın. Mahkemeye vereceğim diyeceksin? ya böyle bir meslektaşı kusura bakmayın ben kabullenmiyorum.

Çok açıklama yapmak istiyorsan o koltuktan Sayın Kozan kalksın sen otur. Bu aymazlık nedir?

Sayın başkan 2 kelimeyi bir araya getirecek beceriye sahip değil misin? Anlam veremedim.

Bir gazeteciye yakışan bir hareket asla bu olmamalı.

Karın ağrınız ne ise açıkça söyleyin de kurtulun.

Her zaman meslektaşlarımı korudum, kolladım. Bu sözlerime küs olduklarım bile dahil kimseye fitne, fesatlık yapmadım.

Hep geniş düşündüm.

Kısaca bakacağım yüze tükürmekten imtina ettim.

Yazacak çok şey varda neyse çoluğunun çocuğunun nafakasını bu meslekten sağlıyorsun. Ama inan kalıbına hiç yakıştıramadım.

Konuya dönecek olursak,

Başkan bizi şikayet edecekmiş. Lütfen sayın başkan önden buyurun.

Biz haberimizin sonuna kadar dim dik arkasındayız.

Basın toplantısında da önce inkar ediyorsun sonra şaka yaptım diyorsun. Şimdi oldu mu bu iktidarın ilçe başkanına bende oy vermedim sözü yakışır mı?

Sayın İl Başkanı Fikret Yeni´nin nasıl bir tavır alacağını doğrusu merak ediyorum.

Bir de sayın ilçe başkanının bu koltuğa gelmesi için gecesini gündüzüne katanlardan ne haber?

Herkese ama herkese eşit mesafedeyim.

Ben mesleğime duyduğum saygımın gereğini her daim yaptım.

Yapmaya da devam edeceğim.

?İştir kişinin aynası lafa bakılmaz?