Hüseyin ERCİYES<br>Erciyes`in Kaleminden


Yapılacak mı? Yapılmayacak mı?

Yapılacak mı? Yapılmayacak mı?


İlk olarak 4 yıl önce bu konuyu gündeme taşımıştım.

Konu ise devrim Şehidi Kubilay idi.

Kozan doğumlu olan şehit Kubilay´ın bir heykelinin ilçenin uygun görülen bir bölgesine dikilmesini istemiştik.

İstememizdeki en önemli etken ise değerlerimize sahip çıkmaktı.

Yayınladığımız haberin ardından konuya Kozan Kent Konseyi Başkanı Ömer Faruk Kaymaz, dönemin Belediye Başkan Yardımcısı Yaşar Şenöz ve Kozan Belediye Başkanı Musa Öztürk müdahil olmuşlardı.

Yapılan girişimler ile devrim Şehidi Kubilay´ın heykeli Atatürk Parkı´na yapılması Kozan Belediye Meclisince kesinleştirilmişti.

Heykelin yapılma kararı ve yerinin nerede olunacağına karar verilmişti. Lakin kimin yapacağı kesinlik kazanmamıştı. Kimin yapacağı sorusuna yanıt aranırken, heykelin yapımını Adana Büyükşehir Belediyesi üstlendi. Bu gelişmelerin tamamını haber olarak paylaştık.

O saatten sonra heykelin ne zaman yapılacağını merakla bekledik.

O kadar sabırlı bekledik ki bir bakmışız tam 4 yıl geride kaldı.

Bu kadar sabır yetmez mi?

Bizce yeter.

Şimdi buradan konunun muhataplarına bir soralım.

Devrim Şehidi Kubilay´ın heykeli ne zaman dikilecek?

Geçtiğimiz hafta bu konuyu gazetemizde dile getirdik. Lakin ses seda, çıt yok. Acaba büyükşehir belediyesinin yetkilileri haberi görmediler mi?

İyi niyetimizi kaybetmeden birde köşeden soralım

Sayın muhataplar Şehit Kubilay´ın heykeli ne durum da?

Ne durumda olduğu sorusuna cevap gelmez ise Kozan Kent Konseyi Başkanı Ömer Faruk Kaymaz, heykelin yapımı ile alakalı olarak, bir yardım kampanyası başlatması tavsiyesinde bulunacağız.

Çamur Alanına Girmem

İleri demokrat bilir ve düşünür kişi özgürlüklerin temsilcileri bence bu kadar küçük düşünmemeli, karşıya gelince çok iyi sorumlu gazetecilik bunu gerektir. Kendi tarafına gelince olur mu böyle şey ayıp

Bana demokrasi dersini anlatmadan önce demokrasiyi kendi içinizde sindirin isterim.

Birçok defa yazdım, hatırlattım. Bir kez daha hatırlatayım.

Ben kimsenin özelinde, tüzelinde veya tercihleriyle işim yok.

Benim işim kamuoyu, mesleğimin gereğini yapmaya çalışıyorum.

Sorgulama görevimi yapmaya devam edeceğim.

Sorulara yanıt bulamayanlar.

İşi çamur alanına çekmeye kalkışmasınlar isterim. Çekseler de önemli değil girmem.

Anlam veremediğim bir konu, haber yapıyoruz. Soruyoruz. Bunun neresi garip.

Haberin yayınlanmasının ardından derhal basın toplantısı düzenleniyor. Ama ne hikmetse haberi yapan bizler davet edilmiyoruz.

Ne güzel işte açıklamanı yap, iyi de

Ama bizi neden çağırmıyorsunuz? Atıp tutamayacağınızı düşünüyorsanız, yok atıp tutabilirsiniz.

Açıklama yapmaya da farklı bir gazeteye koşuyorsunuz.

Yoksa yaptığınız toplantılarda rezil olmaktan, yüz yüze geldiğimizde gerçeklerden kömüre dönmekten mi korkuyorsunuz?

Olmadı. Bizim bulunduğumuz alanda meydan boş mu kalmayacak?

Belki de çokbilmiş arkadaşlarımız bizlerin yanında sizleri yönlendiremeyecekler. Olmadı.