Adana'nın Feke ilçesi Bahçecik köyünde yaşayan ev kadınlarının el emeği göz nuru klim ve halı dokuma adetleri aradan geçen 85 yıla rağmen devam ediyor. 85 yıldan bu yana varlığını gösteren gelenek, köy kadınlarının geçim kaynağı olmaya devam ediyor.
1940 yılından beri zanaat icra ediyorlar
Adana'nın Feke ilçesi Bahçecik köyünde yaşayan ev kadınları 1940 yılından bu zamana kadar dokudukları kilim ve halıları kullanmaya devam ediyor. Dokumacılık geleneğini devam ettiren yaptıkları el dokuması kilim ve halılar ile kendi kültürlerini yaşatmaya devam eden kadınlar, "bu işi yıllardır yaparız, atalarımızdan ve büyüklerimizden öğrendiğimiz 'işleyen demir, pas tutmaz' sözü hayat yolunda parolamız oldu" dediler. Kilim ve halı üretmeye ne zaman ve kim sayesinde başladıklarını belirten köy kadınları, "1940 yılında Fatma Ayyıldız'ın öncülüğünde başlayan bu serüven bizim kültürümüz, hayatımızın bir parçası haline geldi. Fatma Ayyıldız teyzemizden gördüklerimiz ve öğrendiklerimiz bizi bir araya getirdi şimdi de ondan öğrendiklerimizi kendi kızlarımıza öğreterek bu geleneğin devam etmesini istiyoruz" dediler.
Bu iş sayesinde evimizde halımız- kilimimiz oldu, kızlarımızın çeyizleri süslendi
Zamanla yayılan kilim ve halı dokuma geleneği, evlere serilebilecek sergileri de meydana getirdi. "Eskiden yokluk çoktu, bizler az ekmekle çok iş yapmayı kendimize gaye edindik" diyen Ev kadınları, "belki de bugünleri görmemizin de en büyük nedeni budur. Zamanla öğrendiğimiz kilim ve halı dokumayla buz gibi evlerimiz ısındı. Kızlarımızın çeyizlik sandıkları doldu hem kendi evlerine eşya oldu aynı zamanda bizlerden onlara yadigar kaldı" dediler. Bahçecik kilim ve halılarını dokuyan köy kadınları, "kızlarımıza dokuduğumuz çeyizlik kilimler günümüzde hâlen kullanılmaya devam ediyor, onlar da aynı bizler gibi kilim ve halıları kendi kızlarına hediye ediyor bu sayede kilim geleneğimizin de emeklerimizin de ömrü uzuyor" şeklinde ifade ettiler. Bahçecik kilim ve halı geleneğini yaşatan Köy kadınları, "Evlerimizi süsleyen bu kilimler, geçmiş dönemin en güzel dekorasyonu olma özelliğini taşımanın yanında geçmiş dönem motifleri ile dokumacılık sanatının esintileri ile karşımıza çıkıyor" dediler.
Zorlu zorlu aşamalar ile dokunur Bahçecik Kilimi
Bahçecik kilim ve halısının zorlu aşamalardan geçtiğini anlatan zanaatçı kadınlar "keçi ve koyun yünlerini kırparak başlarız bu işe daha sonrasında kırpılan yünleri güzelce yıkarız ondan sonrada yıkanılan yünleri ince uzun ceviz çubuğuyla döver ve inceltiriz. İnceltmiş olduğumuz ipleri kirmende eğirerek daha çok inceltir bu ipi tekrardan kirmende sararak top haline getiririz. Top haline getirdiğimiz ipleri yün boyası ile bir güzel renklendiririz. Kullandığımız iplerin rengi genel olarak kırmızı, mavi, siyah, yeşil, turuncu ve kahverengi gibi koyu renkleri tercih ederiz ve en nihayetinde dokunacak olan kilimin ipleri hazır hale gelir" şeklinde anlattılar. Bahçecik kilim ve halı geleneğini yaşatan ev kadınları "Göçebe sanatı olarak tanımlanabilecek olan Türk dokumacılığında, halı ve kilimlerin üzerine dokunan motiflerin, farklı inanışları temsil eden; o dönemin yaşam tarzları hakkında bilgiler veren semboller olduğu da söylenebilir. Türk halı ve kilim modellerinde başlıca kullanılan motif çeşitleri de şu şekildedir. Akrep modeli, bu model ölüm anlamını taşıyor çünkü göçebe hayatta dışarıdan gelebilecek pek çok tehdit söz konusudur. Çocuk motifi, geleneksel Türk halı motifleri arasında en çok tercih edilendir bunun başlıca sebebi saflık ve masumiyeti temsil etmesidir. Bereket motifi, bu motif üç ana gruba ayrılıyor. Etrafında dut, karpuz, incir gibi ağaçların olduğu motif aileyi temsil eder. Ağaç ve yaprak motifleri ise bereketi temsil etmektedir. En sonuncu bereket motifi ise etrafında taş ve akar suların olduğu motiflerdir bu motif hem ölümü hem de yaşamı bir arada bulunduran yani yeniden doğuşla bereketlenmiş topraklardır. Tarak motifi, doğumu sembolize etmektedir. El motifi, insan gücünü temsil eden bir motif modelidir. Parmak motifi, nazarı temsil eder bu motifi kullanma amaçları nazar ve kem gözlerden korunmaktır" diyerek motiflerin anlamlarını anlattılar.
Eski günleri daha çok özlüyoruz şimdilerde
Bahçecik kilimini dokuyan kadınlar "eski günleri daha çok özlüyoruz. Biz şimdi ki gençlere göre daha sağlamız, galiba hamurumuz sağlam. Bizim dokuduğumuz halı ve kilimleri günümüz gençleri bir araya gelse dokuyamaz bunun en büyük nedeni de hazıra alışmış olmaları. Bizler geçmiş zamanda her istediğimiz şeyi elde edemezdik çünkü yoktu ülkemiz türlü türlü savaşlardan geçti. Bizde bu savaşlarda kendi memleketimizin, kendi insanımıza yardım etmenin gayesine düştük bu yüzden eskilerin daha kıymetli olduğunu belirtiler.