Bugün, 25 Kasım 2024 Pazartesi
1999 depreminde evi yıkılarak kullanılamaz hale gelen 59 yaşındaki kan kanseri Zahide Özer teyze ömrünün son günlerini kendine ait olan bir evde geçirmek istiyor. Haber merkezimize gelen bir ihbar telefonunu değerlendiren haber merkezi ekiplerimiz Zahide teyzenin yürek burkan hikâyesiyle karşı karşıya kaldılar.
Aslen İmamoğlu ilçesinin Danacılı mahallesinden olan Zahide Özer kan kanseri hastalığı ile mücadele ettiği gibi bide evleri yıkıldı.
Tüm Türkiye yi yasa boğan, yüzlerce kişinin ölümüne sebep olan 1999 Adana depreminde derme çatma yaptıkları ancak iyi ve ya kötü olarak içinde yaşadıkları kamıştan dolma ev bu depremde büyük hasar gördüğünü beyan eden kan kanseri Zahide Özer ve eşi Duran Ali Özer evlerinin artık tamamen yıkıldığını içinde yaşanamayacak bir hale geldiğini bildirdiler.
Zahide Özer uzun yıllardan bu yana kan kanseri hastalığı ile mücadele ediyor. Hiç maddi gelirleri olmayan Özer çifti sadece devletten aldıkları bakım ücreti ile geçim sağlıyorlar. Ancak bu alınan ücret ise kan kanseri olan Zahide Özer in tedavisine bile yetmiyor. Ara ara çocuklarının evinde kalan Zahide Özer ve eşi Duran Ali Özer haliyle hiç kimseye yük olmak istemiyor. Gerekli mercilere başvurularını yaptıklarını, yetkililerin 4 5 yıl önce gelerek gerekli bilgileri topladıklarını ancak bunun bir sonuca bağlanmadığını ifade ettiler.
Gözyaşları içerisinde anlatan Zahide Özer; Allah kimseyi gördüğünden geri koymasın. Uzun zamandan bu yana kan kanseri hastalığı ile mücadele ediyorum. İmamoğlu nun Danacılı mahallesinde kötü de olsa bir evim vardı. Adana depreminde evim büyük hasar aldı. O günden bu yana iyi kötü idare ediyorduk. Tadilat yaptıracak dahi durumumuz yok. Ancak bu son zamanlarda evimin tavanı da dâhil olmak üzere birçok yeri yıkıldı. Artık içine giremiyoruz. Tabiri caizse it bağlasan durmaz. Hastalığım nedeni ile sağlıksız bir mekânda yaşamam da beni olumsuz etkileyerek hastalığımın hızla ilerlemesine neden oluyor. Eşimin hiçbir maddi geliri yok. Yeni bir veya eski evimi tadilat gibi bir durumumuz da yok. Çaresiz kaldık. Çocuklarımın yanından kalıyorum. Ancak ev evin üstünde olmadığı için kimsenin evinde yaşanmıyor. Çaresizim, yetkililerden yardım bekliyorum. Benim sadece bir iğnem 1.500 TL. Ne bizde nede çocuklarımın maddi durumu iyi değil. Hiç kimseye de yük olmak istemiyoruz. Allah ın bu gününe şükürler olsun ki bu illet hastalıkla uğraştığım gibi birde artık evsizim dedi.
Kan kanseri olan Zahide Teyzenin hayat arkadaşı olan eşi Duran Ali Özer ise; Eşimin hastalığı beni çok üzüyor. Elimiz kolumuz bağlı, hiçbir şey yapamıyoruz. Cenab-ı Allah a sığınıyoruz. Bu hastalıkla mücadele ederken bir de evimiz yıkıldı. Eşim hastalığından dolayı hijyenik bir ortamda yaşaması gerekiyor. Ancak bizde bu imkân olmadığı için kızımın evine geldik. Ama bunlarında durumu iyi değil ki bize yardımcı olsunlar. Yine Allah razı olsun ellerinden geleni fazlasıyla yapıyorlar. Ancak kızın da olsa elin evi. 4 5 yıl kadar önce yetkililere müracaatta bulundum. Ekip geldi inceledi fotoğraflarını çektiler ancak hala bi sonuç yok. O zamandan bu zaman ev tamamen kullanılmaz hale geldi ve birçok yeri artık yıkıldı. Maddi bir gelirim yok, emekli filanda değilim. Eşimi doktora götürürken, evimde bir kazan çorba kaynarken bunlar hep komşularımızın sayesinde oldu onlardan Allah razı olsun. Allah devletimizi başımızdan eksik etmesin, ancak içinde bulunduğumuz bu sıkıntıdan da bizi kurtarsın. Eşime üzüntü hiç gelmiyor. Üzüldükçe hastalık hızla ilerliyor. Eşimde bu durumda son derece muzdarip, ister istemez haliyle üzülüyor. Allah ını seven bize yardımcı olsun dedi.
