Kredi fiyatları % 0.90 oranında
1.5 yılda 1674 konut üretiliyor
Ülke ekonomisinde büyük pay sahibi olan inşaat sektörü, ilçemizde de ekonominin direk veya yan kolları ile %42.2 sini oluşturuyor.
İlçedeki imar planının mahkeme kararı ile kapatılmasının ardından yaklaşık olarak 2 yıl boyunca hiçbir inşaatın yapılmasına izin verilmemişti.
İnşaat sektörü alınan mahkeme kararının ardından 2 yıl boyunca ilçe genelinde %35 oranlarında gerilemiş, sektörün başını çeken demir, çimento, inşaat malzemeleri, mobilya ve insan gücü başta olmak üzere sektöre bağlı kollarda büyük ekonomik sıkıntılar yaşanmıştı.
Aradan geçen 2 yılın ardından 6 etap olarak planlanan imar planının 5 etabında ruhsatlar 2015 yılının 9. ayından buyana veriliyor.
Ruhsatların tekrar verilmeye başlandığı tarihten buyana sektörde büyük bir hareketlilik yaşanırken ilçedeki konut sayısı da hızla artıyor.
Kozan Ekspres Gazetesi Haber Merkezi ilçedeki toplu yaşam alanlarını mercek altına aldı.
İlçe genelinde 5 etapta 1/ 5000 ile 1/ 1000 projelerin tamamlanmasının ardından 2015 yılının 9. ayından bu yana konut, toplu konut ve iş yeri ruhsatları Kozan Belediyesi İmar Müdürlüğü tarafından veriliyor. Ruhsatların verilmeye başlandığı tarihten buyana ilçe merkezinde toplam 62 toplu yaşam alanı projesine inşaat ruhsatı verildi. 62 parsel üzerinde verilen inşaat ruhsatlarının çalışma sahaları % 94 oranla Develi Bulvarı ( Çevre Yolu) olurken geride kalan % 4 kesim ise ilçe merkezinin geneline yayılmış durumda. Ruhsatı verilen 62 projeden toplamda 1674 konut inşa edilmeye başlanmıştı.
Başlatılan projelerlin % 35 bölümü sonuçlandırılırken, % 65 bölümünün inşaatına devam ediliyor.
Kozan imarı kapanmadan önceki yıllarda üretimi yapılan ve oturma izni alınarak, vatandaşın hizmetine sunulan 382 daire de tapu devri henüz yapılamazken, ilçe genelinde 21 ruhsat ise oturma izni henüz alamamış durumda, oturma izni alamayan toplam inşaatlarda 121 dairenin de tapu devri henüz yapılamadığı anlaşılıyor.
İmarın açılmasının ardından bugün şartlarında ilçe genelinde henüz tapu devri yapılmamış yaklaşık olarak 1486 dairenin olduğu, bu dairelerin alıcı beklediği anlaşılıyor.
Ortaya çıkan rakamlar göz önüne alındığında konut artışından kaynaklanan ihtiyaç fazlası gözlenir mi? Sorularını da yöneltmemize neden oluyor.
Her yönü ile inşaat sektörünü farklı bir bakış açısı ile yaklaşan haber merkezimiz konunun muhataplarına sordu.
?Sektörde Satış Sıkıntısı Yaşanmaz?
İnşaat sektörünün en büyük girişimcileri olarak adlandırılan yatırımcılar, müteahhitler sektörün ekonomik manada piyasaları rahatlattığını söylüyorlar.
? Sektörel olarak sıcak para döngüsünün en hızlı yaşandığı sektörlerin başını çekmekteyiz. Yaptığımız yapılarımızda ekonomik ve yaşanabilir, müşteri memnuniyeti odaklı çalışılırken, insanların en büyük hayali bir ev sahibi olmaktır. Bu gerçekler doğrultusunda insanlar ev alacakları zaman altın ve döviz başta olmak üzere tüm birikimlerini yastık altından çıkarttılar. Bu işlem sonrasında yastık altında duran yatırımlar piyasalarda döngü sağlar. İlçemizde inşaat sektöründe hızlı bir gelişme yaşanmaktadır. Elbette bu hızlılığa en büyük etken, inşaat ruhsatlarının 2 yıl süre ile kapalı olmasıdır. Bu hızlı gidişat bir süre sonra normal seviyelerine dönecektir. Her hangi bir ihtiyaç fazlasının oluşacağını düşünmüyoruz. Müteahhitleri en çok zorlayan durum son günlerdeki ürünlerde yaşanan fiyat artışlarıdır. Ekonomik fiyatlar ile müşteriye hizmet ederken, projelerimizde son yıllarda 3 artı bir ve iki artı birler sayısında artış yaşanmaktadır. Elbette daire fiyatları üzerindeki arsa katkı payları da göz önüne alınmalıdır.
Bu Fiyatlar İle Yanına Yaklaşamıyoruz
Sektörün en önemli tarafı olan alıcılar müteahhitlerin az maliyetler ile büyük para kazanmaya çalıştıkları iddiasında bulunarak dairelerin müteahhitlerin ellerinde beklediği gerçeğini göz ardı edilmemesi gerektiğine dikkat çekiyorlar.
? Ev sahibi olmak herkesin en büyük hayalidir. İlçemizde binalar hızlı bir şekilde devam ederken, binaların birçoğu satılmayarak müteahhitlerin ellerinde bekliyor. Elbette en büyük nedeni fiyatların çok yüksek olmasıdır. Şuanda Çevre Yolunda bir ev sahibi olmak isteyen kişi karı koca devlet memuru veya dengi bir işte çalışma şartı vardır. Ayrıca 100 bin lirada nakit parası olacak. Yoksa ilçemizde yapılan konutlara sahip olmaları hayaldir. Olsalar dahi birkaç yıl otura bilirler. Müteahhitler daha çok açık yüreklilik göstererek, müşteriyi maliyet listesi çıkartarak ikna etmelidirler. Mesela hiçbir müteahhit kar oranını açıklamıyor?
Çalışanların % 45 Suriye´ li
Sektörün vaz geçilmez yapılarından olan çalışanlar inşaat alanlarındaki can güvenliklerinin umursanmadığından dert yanıyorlar.
İnşaat sahaları direk olarak şantiye şefleri ve müteahhitler sorumluluğunda, oysa biz çalışanların ustabaşları veya taşeronları müteahhitler ile götürü usulü ile anlaşıyorlar. Bizler patron olarak taşeronları bilirken, en küçük bir kazada dahi taşeronlar adeta ortadan yok oluyorlar. Sigortalarımız yatıyor. Lakin inşaat sektöründe çalışan işçilerin % 45 oranını yabancılar özellikle Suriye´liler oluşturuyor. Bu kişilerin birçoğunun kayıtları da yok. Taşeronlar ucuz maliyet gerekçesi ile bu tip işçilere yöneliyorlar. Oysa bu insanların başına bir kaza gelmesi durumunda direk olarak şantiye şefi ve müteahhitler sorumluluk altına gireceklerdir. İnşaat sektöründe gereken güvenlik tedbirleri tam olarak yerine getirilmiyor. Örneğin çalışma alanlarında palet dahi kullanılmıyor. İnşaat alanlarında güvenlik tedbiri artırılmalı?
5 Ay Sonunda Para Tahsilâtı
Sektörün malzeme tedarikçileri ise yerli esnafın ürünleri dışarıdan tedarik ettiğinden dertli, veresiye satışlarda bizler tercih edilirken, peşin alımlarda şehir dışları tercih ediliyor maalesef diyen tedarikçiler. ? Bizlerden alınan bir ürünün hesaplaşması 2 ay ve sonrasında 3 aylık çek verilirken, dışarıdan alınan ürünlerin ücretlerinin sipariş aşamasında ödendiğine şahit oluyoruz. Yapılan ticaretlerin birçoğu adeta takas usulü ile gerçekleşmektedir. Verdiğimiz ürünlerin karşılığında birçok defa daire almak zorunda kalıyoruz. Sektörde, nakit para döngüsünde büyük bir sıkıntı yaşandığı gerçek, bu sıkıntılar ilerleyen günlerde daha çok artacağa benziyor. Plansız ve dengesiz bir üretimle karşı karşıyayız. Maalesef? demekten geri durmayarak sektörü gözler önüne serdiler.