Doların yükselmesi, enflasyonun son 14 yılın en yüksek seviyesini görmesi tüm Türkiye´de olduğu gibi Kozan´da da esnafları perişan ediyor.
24 Haziran seçimlerinden sonra yavaş yavaş sindire sindire doların artması, A´dan Z´ye her şeye zam gelmesi vatandaşı perişan ettiği gibi, esnafı da perişan ediyor. Sabah dükkanını açan esnaf akşama kadar dükkanda sinek avlıyor. Ne borcunu ödeyebiliyor, ne de sattığı ürünün yerine mal alabiliyor.
Türkiye´de birçok ürünün dolar endeksli olması fiyatların yükselmesine sebep oldu. 24 Haziran seçimlerinden sonra yavaş yavaş yükselen dolar, 6.50 kuruşlara kadar çıkmış, son birkaç gündür ise 6 liranın 15 kuruş altına düştü. Ancak dolardaki bu düşüş esnafın durumunu düzeltmiyor.
Son 2 yıldan bu yana işlerinin bozuk olduğunu belirten esnaflar, bu yıl her şeyin berbat olduğunu kaydettiler. Sabahtan akşama kadar sadece ama sadece 50 lirayı ceplerine koyduklarını söyleyen esnaflar; ?Borcumuz çok, borcumuzu ödeyemiyoruz. Önceden insanlardan borç alabiliyorduk. Ama artık kimsede borç para vermiyor. Sattığımız ürünün yerine de yeni ürün koyamıyoruz. Böyle giderse önümüzdeki aylarda Kozan´da birçok esnaf kepenk kapatabilir?
Ekonomik krizin daha çok küçük esnafı etkilediğini belirten Kozanlı esnaflar; ?büyük esnaflar zaten pahalı olan ürünlere yüzde on indirim yapmış gibi gösterip, zaten değerinden fazlaya satıyorlar. Bizim vatandaşımız pahalı sattığımız zaman bize kızıyorlar ancak büyük marketler pahalı sattığı zaman hiç kimse bir şey söylemiyor? diye konuştular.
Kozan´da yerli marketi bulunan Erdem Kekilli de yaşanan bu olayı sosyal medya üzerinden yazdığı bir paylaşım ile açık açık dile getirdi. Kekilli; ?Gaziantep´te domatesi 5 liraya satan pazarcı fırsatçı ve vatan haini. Meşhur ulusal markette domatesi 9.90´dan 8.90´a indiren, yüzde yetmişi borsa aracılığıyla yabancı da olan marketler vatan kahramanı. Sanayisi olmayan ülkede perakendeyi 3-5 firmaya verirsen, bu memleketin küçük üreticisi de biter, tarımıda. Verginin yüzde yetmişini ödeyen kobiside? ifadelerini kullandı.
Kozan´da marketinden, koleksiyonuna, kuyumcusundan, çerezcisine, pazar esnafından, seyyar satıcısına kadar herkes yaşanan ekonomik krizden tedirgin.
Vatandaşların alım gücü düştüğünden dolayı esnaflar satış yapamıyor. İndirimlerde yapılsa birçok ürün yarı yarıya da satılsa düzenli geliri olmayan veya asgari ücretle geçinen vatandaşların alım gücü eskisi gibi değil. Eskiden pazara gidildiğinde 5 kilo domates alınırken, şimdi sadece bir kilo domates alınıyor. Zaten pazarda da durum içler acısı. 5 liranın altında meyve-sebze bulmak neredeyse imkansız gibi.
Türkiye´de vatandaş böyle zamlara, böyle ekonomik krizlere alıştırılıyor gibi. Vatandaşın tepkisi olmayınca bizi yönetenler zam üstüne zam yapıyor. Her ne kadar ekonomik paketler açıklansa da Türkiye´nin durumu hiç de iyiye gitmiyor.