Fırının torunlar tarafından ziyaret edilmesi ve aktarılan dehşet verici hikayeler, tarihin bu karanlık sayfasını unutmamamızı ve adaleti sağlamamızı hatırlatıyor.
Şehit Kerimce Mehmet'in torunu Muzaffer Eroğlu, babasının Ermeni zulmüne bizzat tanık olduğunu ve fırında yakılan masum insanları anlattığını ifade ediyor. Milli Mücadele kahramanı Sehlikzade Hasan Efendi'nin torunu Kemal Sehlikoğlu ise, Ermenilerin soykırım iddialarını reddederek, tam tersine bölgedeki Türklerin Ermeni ve Fransız askerleri tarafından maruz kaldığı vahşete dikkat çekti.
Mezalim Fırını, sadece bir fırın değil, aynı zamanda insanlık dışı bir vahşetin sembolü. Bu fırında yaşananlar, Ermenilerin Türk sivil halka uyguladığı soykırımın ve mezalimin açık bir kanıtıdır. Bu vahşeti unutmamak ve adaletin yerini bulması için yetkililere göreve düşen sorumluluk büyüktür.
Mezalim Fırını'nın ziyarete açılması ve bu trajik olayın gelecek nesillere aktarılması son derece önemlidir. Bu sayede tarihten ders çıkarabilir ve benzer vahşetlerin tekrarlanmasını önleyebiliriz.
Kozan'daki bu fırın, sadece Türkiye için değil, tüm dünya için bir utanç vesikasıdır. Bu vahşeti hatırlamak ve soykırımların önlenmesi için mücadele etmek hepimizin görevidir.