Faruk YİĞENOĞLU


BAZI ATASÖZLERİNİN KULLANIMI VE GARİPLİĞİ

Geçen gün bir arkadaşımla konuşurken üçüncü bir kişinin lafı açıldı. Meğer arkadaşımın da uzaktan akrabası oluyormuş malum zat. Senden iyi olmasın onu da çok severim, dedi ve devam etti konuşmasına. Nezaket amaçlı kurulan bu cümle aslında hiç de hoşuma gitmemişti.


Geçen gün bir arkadaşımla konuşurken üçüncü bir kişinin lafı açıldı. Meğer arkadaşımın da uzaktan akrabası oluyormuş malum zat. Senden iyi olmasın onu da çok severim, dedi ve devam etti konuşmasına. Nezaket amaçlı kurulan bu cümle aslında hiç de hoşuma gitmemişti.

Dostumun yanından ayrıldıktan sonra epeyce düşündüm bu konuyu. Dilimize yerleşmiş olan ve aslında hiç de hoş olmayan kimi deyim ve atasözlerinin nasıl da kolayca ağzımızdan dökülebildiğini fark ettim.

“Senden iyi olmasın…” diye devam eden cümledeki “ iyi olmasın” lafını karakter, niyet, tutum ve davranış anlamında söylemişti arkadaşım. İyi de neden benden iyi olmasın kardeşim.

Olsun; benden kat be kat iyi olsun. Niçin böyle bir kıyaslama yapıyorsun ki! Benden iyiler hatta çok daha iyiler olmalı ki yeryüzünde, güzel işler yapılsın, güzellikler kuşatsın her birimizi. Dünyanın daha çok, çok daha çok iyi insana ihtiyacı yok mu?

Aradan epeyce zaman geçmişti ama bu cümleyi dün akşam yine bir başkasının ağzından işitince tekrar zihnimde dönüp dolaşmaya başladı. Karşısındakine belki nezaketen, belki övgü amaçlı söylenen bu söz hiç de masum değildi bence.

Muhatabı olan kimseye, kişiliğinin ne kadar iyi olduğunu ifade amaçlı kullanılsa da bu deyim, düşünüldüğünde aslında olumsuz bir temenniyi de içerisinde barındırmıyor mu? “Senden iyi olmasın da…” Aman o seni geçmesin, senden daha kötü olsun. Niçin böyle hoş olmayan bir temennide bulunma gereği hisseder ki insan? Sen güya benim gönlümü kazanmak istedin bu cümlenle; ama aslında hakkında konuştuğun kişi için hiç de hoş olmayan bir temennide de bulunmuş olmadın mı şimdi?

Kimi zaman hakikaten sarf ettiğimiz cümlelerin manasını düşünemiyoruz ve bir çırpıda kullanıp geçiyoruz.

Niye böyle çok takılıp kaldım bilmiyorum lakin konuşmalarımızda sanki biraz daha özenli olmamız, hem karşımızdaki hem de o an yanımızda olmayan, konuşulan kimsenin hakkına riayet etme mevzuunda biraz daha hassas olmamız gerektiğini düşünüyorum.