Kurtuluş KILINÇ


COVİD ÖLDÜRMEZSE ENERJİSA ÖLDÜREBİLİR

Elektrik dağıtım işleri devlet kurumları eliyle yapılırken de sıkıntılıydı ama şimdi yaşı yeten kiminle konuşsam o günlere rahmet okuyor.


Elektrik dağıtım işleri devlet kurumları eliyle yapılırken de sıkıntılıydı ama şimdi yaşı yeten  kiminle konuşsam o günlere rahmet okuyor.

Önce ÇEAŞ şimdi EnerjiSa milleti adeta canından bezdirdi.

Hizmetle sorumlu olduğu alanın her bölgesinden şikâyet alır mı bir kurum? Ahbap-çavuş ilişkisiyle iş kapmışsa alır.

Neden böyle diye sorsan 'ama' ile başlayan ve hiç bir sorumluluğu üzerine almayan sayfalarca açıklama yaparlar.

Kimse kusura bakmasın tek suçlu EnerjiSa değilse de bu işin altyapı ve dağıtım hizmetini yaptığı için en büyük suçlu EnerjiSa'dır. 

Yılın en sıcak günlerini yaşıyoruz bir haftadır. Nefes almakta zorlanıyoruz. Gel gör ki en çok ihtiyacımız olan anlarda elektrik yok.

Evde yaşlı mı var, hasta mı var, yeni doğmuş bir bebek mi var? Kimin umurunda? 

Annem Covid-19 tanısıyla iki haftadır evde tedavi oluyor. Geçtiğimiz gece sıcaktan bayılacak duruma gelince sinirden ağladı.

Karşı komşumuzun yeni bir bebeği oldu. Yavrucağız sıcaktan öyle bir ağlıyor ki bizim içimiz parçalanıyor.

Oğlumun evde beslediği kuşlarından birisi aşırı sıcağa dayanamayıp öldü maalesef.

Geçtiğimiz hafta ilk elektrik kesintisi olduğu gün EnerjiSa'yı aradığımda bir müşteri hizmetleri yetkilisi Seyhan genelinde elektrik kesintisi olduğunu ifade edince şaşırıp, "Seyhan Türkiye'nin en büyük ilçelerinden birisi. Emin misiniz genel bir arıza olduğuna?" diye sordum. Sormaz olaydım. Çünkü ertesi iki gün Adana genelinde arızalar yaşandı. 

Bu durumu sosyal medya hesabımdan paylaşınca gördüm ki herkes aynı sorunları yaşıyormuş.

Balıkları öleni mi ararsın, kuşları, kedileri mi öleni mi?

Bir dokunsanız bin ah işitiyorsunuz. Peki sonuç ne? Kocaman bir hiç. EnerjiSa'ya sorsanız suçlu vatandaş. Çünkü sözleşmede anlaşılanın üzerinde elektrik kullanıyormuşuz. Ben hiç sözleşmede şu kadar elektrik kullanacağım diye taahhüt verdiğimi hatırlamıyorum. Var mı hatırlayan?

Velev ki onların dediği gibi olsun. Sanki babalarının hayrına veriyorlar elektriği. 

Faturanızı iki gün geç yatırsanız tutarın faizini alıyorlar iki ay yatırmasanız elektriği kesiyorlar. Üstelik kaçak elektrik kullanan ahlaksızların bedelini de dürüst vatandaşa ödetiyorlar ama iş yapmaya gelince bahane hazır; "Biz sadece dağıtıcıyız. Devlet bize bütçe vermezse hizmet yapamayız."

Aslında bu açıklamada kısmen haklılar ama ben yine de iyi niyetli olduklarını düşünmüyorum hatta özellikle böyle bir açıklama yaparak sanki milleti devlete karşı galeyana getirmeye çalışıyorlar. 

Bizim gazetemizde de i EnerjiSa'nın açıklamalarını geçtiğimiz iki gün boyunca okumuşsunuzdur. Her zaman söylüyorum. Kıymetli patronlarım Özcan Aladağ ve Durmuş Ali Başkan bir gazeteciye yakışmayacak kadar çok nezaket sahibi insanlar. EnerjiSa'nın cevap hakkını sonuna kadar kullanmalarına müsaade etmişler. Ben olsam cevap hakkına saygı duyup yayınlardım ama üstüne de mutlaka eleştirilerimi yeniden eklerdim. Dedim ya ben onlar kadar nezaket sahibi değilim.

Bizim yaşadığımız sokağa iki farklı trafodan hizmet (!) veriyorlar. Sokağın yarısı birinden diğer yarısı diğerinden faydalanıyor. Bir bölümün trafosu o kadar kötüydü ki yaz kış farketmez her hafta iki üç kez elektrikler kesiliyordu. Geçtiğimiz haftalarda görevliler artan şikayetler sonrasında yeni, sıfır bir trafo takıldığını ve bu trafonun gücünün diğerinden yüzde yüz daha fazla olduğunu ifade ettiler. Biz de sevindik elektrik artık daha az kesilecek diye ama maalesef eskisinden hiç bir farkı olmadı. Yine haftada 3 gün elektrik kesintisi yaşıyoruz. 

Şimdi Allah aşkına siz söyleyin. Siz olsanız ne kadar nazik davranırsınız EnerjiSa'nın açıklamalarına karşı?