Özcan ALADAĞ


HASTANE 'HASTANE OLMAKTAN' ÇIKMIŞ!

Memleketin çivisi çıkmış! Nereden tutarsanız elinizde kalıyor misali…


Memleketin çivisi çıkmış! Nereden tutarsanız elinizde kalıyor misali…

Dünkü yazımda Seyhan Devlet Hastanesi’ne yeni atanan Başhekim Çiğdem Erhan’ın göreve başlamasına dair bilgileri paylaşıp dilimin döndüğünce bu hastanede acil olarak el atılması gereken sorunlara işaret etmiştim.

Bugün gerek Adana İl Sağlık Müdürü Halil Nacar Beye, gerekse de yeni Başhekim Çiğden Erhan Hanıma, Seyhan Devlet Hastanesi’nin acilen el atılması gereken sorunları konusunda bazı bilgileri buradan paylaşmak istiyorum.

Seyhan Devlet Hastanesi, hastane olmaktan adeta çıkmış!

Tespitlerimi dile getirince bana hak vereceğinizi düşünüyorum. Dilerseniz Seyhan Devlet Hastanesi’ndeki sıkıntıları satır başlıklarıyla buradan izah edeyim istiyorum.

  • Hastanenin soğutma tesisi bozuk ve insanlar adeta kavruluyor!
  • Acil bölümünde 4 doktor nöbette gözüküyor. Aralarında anlaşarak 3 doktor bir süre kalıp diğer 1 doktoru yalnız bırakarak adeta kaytarıyor!
  • Acil bölümünden sorumlu olan başhekim yardımcısından hastane personellerinin şikâyetleri var.
  • Ameliyathanelerde ‘AT SİNEĞİ’ gezer duruma gelmiş!
  • Torpilli olanlar yatıyor, torpili olmayanlar ise ırgat gibi çalışıyor. Kime dokunsanız arkasından AK Partili bir isim çıkıyor!
  • Hastanede güvenlik resmen sıfır! Güvenlik var ama elini kolunu sallayarak her kata çıkabiliyorsunuz. Hastanenin servislerinde dilenciler dolaşıyor. Güvenlikçiler cep telefonlarıyla uğraşmaktan kimseyi göremez olmuşlar!
  • Alanlara hasta yakınları 3 kişi ile birlikte giriyor. Kimse ses çıkaramaz duruma gelinmiş!
  • Hafta sonunda hastanede pansuman yapılmasın diye uygulama olur mu?
  • Hastanenin asansörleri yetersiz ve insanlar resmen kavga ederek asansörü kullanıyor!
  • Hastanede çıkan yemekler yenmiyor. Sabah kahvaltısında verilen zeytin, peynir, çay bir dilim ekmek ile kimse kahvaltı yapmıyor. Bütün yiyecekler çöpe dökülüyor.
  • Öğle ve akşam yemekleri rezil… Öğle çıkan yemeği akşam yine veriyorlar. Bereket versin, bir gün sonra aynı yemeği geri vermiyorlar.
  • Kılık, kıyafet hak getire… Herkes kafasına göre takılıyor. Kimin doktor, kimin hemşire veya hasta bakıcı, yardımcı personel olduğunu bilemiyorsunuz.
  • Mesai saatlerine uyulmuyor. Doktorlar arasında birlik ve beraberlik yok. Kimi doktor çalışıyor, kimi ise yatıyor!
  • Hastanenin ihale komisyonlarında görev yapanların acilen değişmesi gerekiyor. Herkes köşe başını tutmuş. Hastaneye mal ve hizmet verenlerin gözden geçirilip yeniden bir sistemin kurulması gerekiyor.

Burada bir soluklanalım… Bu kadar yeter diyelim. Hastaneyi bu hale ne ara getirdiler? Yönetim zafiyeti olan bir hastane olmuş Seyhan Devlet Hastanesi…

Düşünebiliyor musunuz, hastanenin yoğun bakımında yatan bir hastayı İstanbul’dan gelen bir hasmı, hastane yetkililerinden yoğun bakıma girmesi için aldığı izin kâğıdı ile içeri girip ölümle tehdit ediyor. Hasta yakınları şikâyetçi oluyor. Bir sonuç çıktı mı? Elde var sıfır…

Hastanedeki bir doktorun hastaya karşı davranışları nedeniyle bizatihi ben şikâyet dilekçesi vererek hak aradım. İdare ne yaptı biliyor musunuz? Doktor uyarılmıştır! Yazısı ile yasak savdılar…

Hasta hakları konusunda birim çalışmıyor. Yeterli kararlar alamıyorlar, hayata geçiremiyorlar.

Yetkililere soracak olursanız, hastanenin iş yükünün fazlalığını bahane ederek gerekçe sunmaya çalışıyorlar. Bu bahanelerle Seyhan Devlet Hastanesi bu günlere kadar geldi.

Geçmiş yıllarda rahmetli Aşkım Tüfekçi bu hastanenin başhekimi idi. Şuan Sağlık Müdürü olan Halil Nacar başhekimlik yaptı. Bu kadar sıkıntı olmadı hiçbir zaman…

Demek ki neymiş, ‘at sahibine göre kişnermiş”…

Doktor muayeneleri sırasında fiş sırasına göre hasta alınmasına yönelik uygulama hiç ama hiç gerçekleşmiyor. Torpili olan dalıyor doktor odasına…

Doktorların yanındaki görevli elemanlar, doktorlardan daha yetkili…

Sayın Çiğdem Erhan hanımın işi çok zor.

Zoru başarmak ise Çiğdem Hanıma düşüyor. Bize bu anlamda düşen görevde Çiğdem Hanımın başarılı olması ve Seyhan Devlet Hastanesi’ndeki bu sorunları çözmesi.

Ne diyelim, Allah kolaylıklar versin…