Edibe GÜLNAR


HASTANENİN SOĞUK YÜZÜ

“Allah kimseyi hastane kapılarında süründürmesin” temennisi ile sözüme başlamak istedim. Hastanenin koşullarının insanları nasıl yorduğunu en iyi bilenlerdenim. Bu nedenle bu temennimle yazıma başladım.


“Allah kimseyi hastane kapılarında süründürmesin” temennisi ile sözüme başlamak istedim. Hastanenin koşullarının insanları nasıl yorduğunu en iyi bilenlerdenim. Bu nedenle bu temennimle yazıma başladım.

30 yıl öncesinin hastanelerinden kurtulup modern hastanelere kavuştuk. Otelcilik hizmeti adına oldukça verimli hastane koşullarımız var. Tek odalı hastaların yattığı binalarımıza kavuştuk. Ama ortada duran bir gerçek var ki hastaneleri yıpratan yine insanların duyarsızlığı…

Hastanedeki kırılıp dökülen, bozulan veya acilen el atılması gereken yerlere ‘Devlet malı’ zihniyeti ile yaklaşır iseniz ve anında müdahil olmaz iseniz ne hasta memnuniyeti ortaya çıkar. Ne de hastanenin kullanımında verimlilik…

Türkiye’nin sağlık hizmetleri veren yeterli personelleri var. Konusunda uzman doktorlar ve diğer sağlık personelleri hastanelerde görev yapıyorlar. Bunda bir sıkıntı yok. Asıl sıkıntı hastaneleri yönetmekle alakalı sıkıntı. Siyasetin merkezine oturan hastane yönetme sanatında ‘her hastane çalışanının arkasında bir siyasetçinin olmasından kaynaklı’ çalışanı çalıştıramama gibi bir sıkıntı ile karşı karşıyayız.

Torpil ile işe başlayan bir hasta bakıcıyı dahi bir yerden başka yere gönderseniz anında sizi iktidar partisinin milletvekili arayarak ‘bu arkadaşı tekrar eski yerine verin’ diyerek istekte bulunuyor ve o kişinin artık arkasında gördüğü güç ile işi savsaklamasının önünü açıyor.

Bugün sizlere Adana’da hastanenin soğuk yüzüyle ilgili bir konuyla tanıştıracağım. Pandemi olmasına karşın hastanelerdeki polikliniklerde doktorların hasta muayene etmelerine hiç tanıklık ettiniz mi?

Maske kuralına uyuluyor. Ancak mesafe konusuna maalesef diyorum uyulmuyor. Hasta kabullerinden başlayan mesafe kuralı uymazlığına hastanede izin veriliyor olmasını doğrusu çok yadırgadım.

Doktor kapısında bekliyorsunuz. Sıra almışsınız. Sizin sıranıza riayet edilmeden önüne gelen doktor odasına dalıyor. Kimi imza işi, kimi de başka işleri bahane ederek sıra konusunu da adeta kendi lehlerine çevirerek mesafeyi de bozuyorlar.

Hastanenin soğuk yüzü dedim yazımın başına.

Bütün olumsuzlukları görseniz de yaşasanız da katlanıyorsunuz. Mecburen ses çıkarmadan sıranızı bekliyorsunuz. İçeriye giriyorsunuz. Doktorun ‘neyin var?’ sorusuna verdiğiniz ilk yanıttan sonra MR, Rontgen çekimi yolunu tutuyorsunuz biran. Kan ve idrar tahlili derken ertesi güne kadar bir ora bir bura ver elini hastanenin köşesi bucağı…

Öğleden sonra 2’de gel…

Bugün git, MR için 20 gün sonra gel…

Çeken bilir rezilliği…
Dedim ya, hastanenin soğuk yüzü diye…

Allah kimseyi düşürmesin diyelim ve hastanelerdeki bu mesafe kuralarının ihlal edilmesine yönelik Adana İl Sağlık Müdürlüğü’nün acilen hastanelere genelge göndererek konuya müdahil olmalarını kendilerinden hasetsen rica ediyorum.

Sağlıkla kalın lütfen.