Her yıl 24 Kasım Öğretmenler Günü yaklaşırken bu kutsal meslekte ömrü boyunca bizim için çabalayan vefakar öğretmenlerimizi görmüşüzdür. Bilmediğimiz mesleki yada ailevi sıkıntılarını bir kenara bırakarak bizler için çırpınan öğretmenlerimizi nasıl unutabiliriz ki?
Aklıma ilkokul öğretmenim geliyor. O bir köy öğretmeniydi. Biz öğrencilerini yetiştirmek için yağmur yaş demeden şehirden çıkıp köye her gün gidiş geliş yapardı. Okula gittiğimizde onca zahmete rağmen güler bir yüzle biz öğrencilerini derse alırdı. Hepimiz belli başlı görgüyü eğitimi ailemizden almışızdır ama ben ilkokul öğretmenimden de çok şey öğrendim. Topluma bir kişi kazandırmak için sadece derslerden kitaplardan ibaret olduğunu düşünmüyorum ben. Bir öğrencinin problemini kendi çocuğunun problemi gibi gören ve onun için uğraş veren bir öğretmendi benim öğretmenim. Bence bir öğretmen gelecek nesillere bir çıra bir meşale olmalı.
Öğretmenlerimize çok şey borçluyuz. Ve unutmamalıyız ki Başöğretmenimiz Atatürk’e de çok şey borçluyuz. Atatürk’ün bir anısı ile devam etmek istiyorum.
Yazı devriminden sonra(1928), Atatürk'ün kara tahta başındaki resmi görülünce, O'na "başöğretmen" denilmeye başlanmıştı.
Aslın da, adlandırmada geç kalınmıştı.
Kurtuluş Savaşı'ndan hemen sonra, bir İstanbul gazetecisi kendisine şöyle bir soru yöneltmişti:
-Yurdu kurtardınız. Şimdi ne yapmak isterdiniz?
Hiç duraklamadan şu cevabı vermişti:
-Milli Eğitim Bakanı olarak Türk Kültürünü Yükseltmeye çalışmak, en büyük amacımdır.
Ondan sonra Atatürk nerede görünse, mutlaka orada bir okula girer, öğretmen ve öğrencilerle konuşurdu.
Bir gün Atatürk'ün yolu köy okuluna düştü. Tek sınıflı okulda bir genç öğretmen ders veriyordu.
Atatürk sınıfa girince, öğretmen kürsüsünü terk etti.
Atatürk:
-Hayır, yerinizde oturunuz ve dersinize devam ediniz, dedi. Eğer izin verirseniz, biz de sizden faydalanmak isteriz. Sınıfa girdiği zaman, Cumhurbaşkanı bile öğretmenden sonra gelir.
Bizleri yetiştiren ve bu güne getiren ve hala öğrenciler için çabalayan kendilerini bu kutsal göreve adamış olan toplumun mihenk taşları olan başta, Başöğretmeniz M. Kemal Atatürk olmak üzere tüm öğretmenlerimizin öğretmenler gününü kutluyorum.
