Esselamun Aleyküm
Değerli dostlar geçen haftaki sohbetimizde hicretin nasıl ve hangi gerekçeyle yapıldığını sizlere kısaca izah etmeye çalışmıştım. Bugün yine devam etmeye çalışacağım. Peygamberimizin dehşet verici bir takip altında gerçekleştirdikleri Hicret: Hz. Ömer devrinde ihdas edilen Hicri Takvime kaynak olmuştur. Hz. Ömer’in başkanlığındaki istişare meclisinde Hz. Ali’nin teklifi ile Hicret Yılı olarak tespit edilmiştir. Asırlardır Müslümanlar, zaman ölçüsü olarak bu takvimi kullanmışlardır. Bu takvim Müslümanların namaz vakitlerini, mukaddes günlerini, bayramlarını, Ramazanlarını tayin etmiştir.
Değerli Ecdadımız Anadolu toprakları üzerinde 8,5 asır bu takvimleri kullandılar ve yaşadılar. Hicri takvim bir semboldü, topraklarımızda manevi Hicretin eseriydi. 1071 Malazgirt Zaferiyle de ikinci bir Hicret ruhu Anadolu’muza hakim olmuştur. Rasulullah ( SAV.) manevi varlığı ile ikinci kez Anadolu topraklarını şereflendirmiştir. Bütün hayat tarzımıza bir önder olarak girmiştir. Dinin devlete tabi olması şeklindeki bir uygulamayla laiklik ilkesi ile 8,5 asır sonra bu mukaddes önderlik ve manevi duygular vatan sınırlarından uzaklaştırılmıştır. Yüce Peygamberimiz <
Değerli dostlar Peygamberimiz:<< Ramazan-ı Şeriften sonra tutulan oruçların en hayırlısı Allah’ın ayı olan muharrem de tutulan oruçtur. Buyurmuştur. >> Allah ibadetlerimizi kabul, günahlarımızı af ve mağfiret etsin. Allah’a emanet olun. Selam ve dua ile.

