Faruk YİĞENOĞLU


İZ BIRAKANLAR, İS BIRAKANLAR

Hemen hemen hepimizin zamanın dakikliği içerisinde çok değişken hayallerimiz var.


Hemen hemen hepimizin zamanın dakikliği içerisinde çok değişken hayallerimiz var. Akıl baliğ olunca hep sorgularız ben duygusu ile. Hayatın anlamı ne? Nasıl bir hayat? Nasıl bir gelecek? Hedeflerimiz idealimiz ne olmalı? Buna bizi yönlendiren, yol çizenler, genellikle ebeveynlerdir. Tabii bazı kimseler Rabbimizin bahşetmiş olduğu kabiliyet, yetenek ve dahi olarak hedefe doğru yolculuğa çıkar. Öz güven ve sağlanan ortamlar da yürüyüşe eşlik eder.

Hayatın anlamı Rahmani olmalı. Bu imanı yürüyüşte her bireyin parolası, aynı duygu ile mutlu ve başarılı bir hayat çizebilmek, ilerleyebilmek. Tabi ki yaşadığımız toprak, aile, çevre, inanç, kültür sosyal çevre bu yol yürüyüşünde en önemli etkenlerdir.

İnsanlık tarihi incelenirse çağa, tarihe, bilime ve medeniyetlere damga vurmuş kahramanlar ve zalimlerle karşılaşırız.

Hayat yolculuğunda Rabbi tanıyıp, kendinin kul olduğu bilinci ile yaşam sürmek, mutlu ve başarılı olmanın en muteber yoludur. Bu yolda kalpteki inançla iyilik, güzellik, güven ve adalet vardır. Asıl olan emanete sahip olmak, sevgi ve saygı ile yaratılanı sevmek yaratandan ötürü düsturu ile içeriye güven, dışarıya karşı birlik beraberlikle korku vermek vardır. İnsanlık için hedefe varabilmek, medeniyet zirvesine ulaşabilmek vardır. Hedefe doğru yürürken sadece sözde kalmayıp, iz bırakabilme vardır. Geçmişten günümüze yolculukta bırakılan İz, Rabbin emirleri doğrultusunda olmalı. Işık olmalı, huzur ve saadete götürmek olmalı. Hak medeniyetine götüren akarsu yolu olup, ahiret denizine ulaşan su olabilmeli, iz bırakmak. İz hiçbir dış etkenin silemeyeceği bir kalemle imza atmak olmalı…

İz bırakabilmek;

Yeryüzünün halifesi olma şuurunda hayatın her saniyesini ibadet olarak yaşamak olmalı. Bilimde, fende, teknolojide, kültürde yaşamda aşk ile koşmak olmalı. Kötülük ve şerden uzak helal ve haramlar izinde dünyevi hayatta ömür sürmek olmalı iz bırakmak.

İs bırakmak ise;

İnsan, kendi aklı üretimi olan fikir, ideoloji, dogma ve felsefelerden çıkan isli bir düzen kurdu. Bu tür bir yaşamda kodları arızalanmış, içine beşeri ideolojik hastalık bulaşmış. Ülkesi ve insanlık için hedefe yürüyüşü zikzaklı, falsolar yaparak dar, sıkıntılı ve bencil bir yolculuk sürmüş. Etrafa güven vermeyen işlerinde hile ve sahtecilik. Beşeri ilişkilerde çıkar, menfaat, para, makam ve güç yanında dalkavukça is bırakan kararmış bir kişilik. İs aslında gerçeği altında gizleyen bir maskedir. İs kirli ve lekeli kısa bir ömürdür, nihayet olarak.

İnsan ülkesi, ümmet ve insanlık için umut olmalı. Günümüz medeniyetini karartan küresel çetelerin islerini silme gayretinde olan liderle birlikte toprak medeniyetine iz bırakmalı. Dedik ya akıl baliğle başlayan hedefimizde çizilecek iyilik yolunda iz bırakarak ömrü tamamlamalı. İsli bir yaşamla, insanlığa tozlu, dumanlı, bulanık puslu bir medeniyet mirası bırakılmamalı.

Dünyevi hayata iz bırakmaksa niyetimiz, ülkenin gelişimi, ilerlemesi, güç olması yolunda yürüyen liderin izini takip etmeliyiz. Ülkesine yabancı, kalbi ve aklı isli, imanı, milli bilinci kararmış, kukla, çapsız is bırakan fırıldakları, küresel eşkıya efendilerine uğurlamalı. Kul olarak siyasette, ekonomide, Stklarda, sosyal kültürel yaşamımızda ve mesleğimizde çalışmamız ilahi yolda yürümek olmalı… Yol, şer ve kötülük üretiminde, şeytanın hizmetinde is olmamalı…

Devler gibi eserler bırakmak için, karıncalar gibi çalışmak lazım.

(N.F.Kısakürek)