Edibe GÜLNAR


KÂĞIT FİYATLARI VE OKUMA ORANI

Ülkenin ekonomisinin kötü gidişatının her sektöre etki ettiği bir ortamdan geçiyoruz. Çarşı Pazar yangın yeri gibi…


Ülkenin ekonomisinin kötü gidişatının her sektöre etki ettiği bir ortamdan geçiyoruz. Çarşı Pazar yangın yeri gibi…

İnsanların ekonominin altında ezildiğini artık avazı çıktığı kadar söylemeye, konuşmaya başladığı şu günlerde ekonomik önlemlerin yeterince alınmamasından dolayı da mutsuzluğumuz bir kez daha artıyor. Ne olacak bu ekonominin hali? Bu soruyu herkes birbirine sorup yanıt da bulamıyor.

Önceki gün bir arkadaşım sosyal medyada bir yazı paylaştı. Yazısında ‘Kâğıt fiyatlarına gelen zammı kitap satın alırken değil çocuk bezi, peçete, tuvalet kağıdı alırken fark ediyoruz’ diyordu paylaşımında.
Haksız da değil doğrusu. Okumayı unutan bir toplum olduk. Sosyal medya üzerinden birbirimizle mesajlaşıp tüm okumamız gerekenleri yalan yanlış bir şekilde sosyal medya üzerinden anlamaya çalışıyoruz!

Bu da bir tehlikeyi işaret ediyor. Alt yapısı olmayan, gerçeklikten uzak bilgiler ile Türkçemizi de katlederek ilerliyoruz. Sanki boşluğa doğru düşer gibiyiz.

Okullarda da kitap okuma alışkanlığından uzaklaşan eğitim sistemi ile kolaycılığı seçiyoruz. Yeni yetişen nesil okuma alışkanlığını kaybetti. Bizim nesil de ekonomik kaygılar yüzünden çocuklarına okuma alışkanlığını aşılamaktan uzaklaştılar. Yani sizin anlayacağınız okumayan, okuduğunu da anlamayan bir topluma doğru yöneliyoruz.
Sosyal medya üzerinden cehaletin merkezinde olduğunu tüm insanlık ile paylaşan insanları günlük olarak görmek zorunda mıyız? Maalesef durum bu…

Pandemi ile başlayan süreç bütün olumsuzluğunu kitap okuma alışkanlığının daha da azalması yönünde kendisini gösterince üzüntümüz bir kez daha artıyor. Gazete okumaktan artık bıkkınlık yaşıyormuş gibi interneti kullanarak böyle de kötü bir alışkanlığı üzerimize gömlek gibi giymeye başladık.

Kâğıt fiyatlarının artışını dengeleyen insanlar da kitap sektöründen para kazanamayınca ilgi alanlarını tuvalet kağıdı, peçete, çocuk bezi gibi değişik kağıt ürünlerinin imalat sektörüne doğru yöneltip daha çok para kazanmanın yolunu seçtiler. Rusya’dan, Kanada’dan kâğıt ithal eder olan bir ülke isek kâğıt fiyatlarını da dolar ve euro üzerinden satın alıyor isek dövizdeki dalgalanmalar ile de bu olumsuzluğu iyi hissedecek noktaya geliriz.

SEKA Kâğıt Fabrikası’nın içini boşaltır iken bu günlere geleceğimizi hiç hesap edemedik!

Yerel dinamiklere buradan bir çağrıda bulunmuş olalım. İnsanları okumaya sevk edecek, okuma alışkanlığını yeniden artıracak projelere ağırlık vermek gerekiyor. Bunun içinde bir seferberlik ilan edelim.

Yeniden okuyan, okuduğunu anlayan bir millet olarak kalkınmanın temellerini atalım.

Yerel yönetimlerdeki arkadaşların bu konuda kafa yormalarını kendilerinden rica ediyorum. Kitap okuma alışkanlığının kazandırılması adına kalıcı projeler oluşturulmalıdır. Ben kendi adıma böylesine bir projede yer almaktan onur duyarım.

Çağrımıza da kulak verilmesini rica ediyorum.