KİMYA BOZULMASI VE KIZGINLIK

İktidarı ve muhalefeti hiç değişmiyor, gün geçmiyor ki birbirlerinin kimyasını bozacak, kızdıracak sözler sarf etmesinler. Siyasetin doğasında var aslında bu tür hadiseler. Olmasa daha iyi olur ancak siyasetin malzemesi insan olunca ortaya çıkan bu olumsuz tavırlar gayet doğal olarak gelişiyor!
Büyükşehir Belediyesi’nin Eylül ayı oturumlarının ilk gününde muhalefet başkana ‘sorup sorgulama adına’ eleştirilerini getirip kürsüden hitap etme imkânı buldu. AK Parti adına konuşan Gurup Başkanvekili Ozan Gülaçtı, ‘utanmadan’ sözüyle Başkan Karalar’ı kızdırdı.
Gülaçtı konuşmasında bu utanmadan sözünü muhalefet yapan CHP’li Büyükşehir Belediye Başkanlarına söyledi aslında. Gülaçtı, “daha otobüslerini tamir ettiremeyen belediye başkanları kalkmışlar utanmadan THK uçaklarını tamir ettirmeye kalkıyorlar” dedi.
İşte bu söz Zeydan Beyi kızdırdı. Zeydan Bey ise “bu sözleri aynen iade ediyorum. Ben belediye başkanlara böyle ithamlarda bulunmaya izin vermem. Utanmadan diyemezsin. Seni şiddetle kınıyorum” dedi.
Zeydan Karalar, CHP’li belediyelerin yüzde 70’in üzerinde halkın takdirini kazanacak çalışmalarda bulunmasının iktidarın kimyasını bozduğunu ve daha çok kimya bozacaklarını da belirterek ‘Ozan’ı anlıyorum’ sözleriyle kinayeli bir şekilde olaya yaklaştı.
Meclis oturumlarında iktidar ile muhalefet arasında dozu kaçan ve kırıcı noktalara ulaşan cümleler kullanıldığı gibi kavgalar da yaşanıyor. Bu tür sahneleri ilk kez görmedik elbette. Mecliste kavgalara, silahların çekilmesine, küfürlere, yumruk atmalara daha tanıklık ettik. Gerek ilçe belediyelerinin meclislerinde gerekse de Büyükşehir Belediyesi’nin meclisinde.
Şehrin sorunlarına çözüm yolunun arandığı ve alınan kararlar ile şehrin kaderine direk etkinin yapıldığı yerlerdir belediye meclisleri. Belediye meclis üyeleri de kendisini oraya taşıyan seçmenin adına hizmet etmeye çalışan siyasetçilerdir.
Dolayısıyla bu gibi istenmeyen olaylar yaşandığında seçmen yani meclis üyesine oy veren insanlar tedirgin olup ‘gereksiz tartışmalar’ diyerek tepki gösteriyor. Bir de olayın bu boyutu var.
Ozan Gülaçtı’nın kullandığı ‘utanmadan’ sözü yüzünden kent meydanı konusundaki eleştirisi askıda kaldı. Kent meydanı konusundaki ‘Sayın Karalar’ın bugüne kadar kendisinin başlayıp bitirdiği bir tek proje yok. Varsa çıkıp söylesin. Ne oldu bu kent meydanı olayı?’ utanmadan ifadesinin gölgesinde kaldı ve yanıt bulmayan soru olarak tutanaklara yansımaktan öteye gitmedi.
Demem odur ki, asıl önemli konuyu, sorunu, cevap bulunması gereken olayı, bu şehir için önemli olan olayı bir kelime alıp götürdü. Böyle de bir durumla karşı karşıya kaldık!
Adana’ya ait çözülmesi gereken ulaşım sorunu, alt geçit ve üst geçitlerin durumu Eylül ayında da yanıt bulmayan sorunlar listesinin ilk sıralarında yerlerini aldı. Almaya da devam edeceğe benziyor.
Mega projelerden vazgeçtik artık vazgeçmesine de, orta ölçekli veya küçük ölçekli bir projeyi görüp onunla mı avunsak? Sorusunu yöneltiyorum kendime…
Ne dersiniz? Kadersiz Adana adına…
Tam 2,5 yıl geçti seçimlerin üzerinden. Aralık ayı gelirse de Sayın Zeydan Karalar’ın yerel televizyondaki canlı yayında vermiş olduğu sözlerin üzerinden tam 1 yıl geçmiş olacak. Ortada ne hol var ne de yumurta…
Hakkımızda hayırlısı olsun…