Özcan ALADAĞ


MİKSERLER İŞ BAŞINDA

Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlar, maalesef insanların huzurunu bozuyor.


Bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olan insanlar, maalesef insanların huzurunu bozuyor. Çalışmak isteyenlerin de şevkini kırıyor. Bilmeden, konuyu anlamadan getirilen yorumlar ve insanları zan altında bırakacak olan ifadeler her daim muhatlarını rahatsız eder.

Adana Büyükşehir Belediyesi ile ASKİ’ye yani devletin resmi kurumlarına 10 Kasım günü Türk Bayrağı, Atatürk ve Cumhurbaşkanı Sayın Recep Tayyip Erdoğan’ın fotoğraflarının asılmasını fikir sahibi olmayanlar öyle bir yorumladılar ki, sosyal medyada feryadı figan koparmaya çalıştılar.

Tayyip Erdoğan’ın fotoğrafının asılmasını ‘Cezaevinde olan Zeydan Karalar ile AK Parti Hükümeti arasında yaşanan olaylara bağlayıp’ fotoğrafı asanları Karalar’a ihanet etmekle suçladılar!

Yazık vallahi…

Adana Valiliğinin resmi talimatı ile resmi kurumlara asılması gereken bu fotoğrafları ve posterleri asanlar, devleti temsil eden kurum amirlerinin yerine getirmesi zorunlu olan görevdir. Bu zorunluluğu yerine getirmemek asıl suç olanıdır.

Adana Büyükşehir Belediyesi ile ASKİ yetkilileri, Adana Valiliğinin yasal zorunluluğunu yerine getirmişlerdir. Düşman gibi davranmak devletin yöneticilerine yakışmaz. Asılan fotoğrafın da kimseye zararı yoktur. Ben kendi adıma böyle düşünüyorum.

Şimdi bu MİKSER görevi yapanlar bakın görün bu düşünceme de saldıracaklar!

Hiç önemli değil…

Lakin şunu bilmeleri gerekir. Devletin yöneticileri hasma hane tutum içinde olamazlar. Amirin emrini yerine getirmemek de suçtur. Zeydan Karalar’ın cezaevine konulmasıyla asılan fotoğrafları bağdaştırmak sığ bir düşüncedir.

İkinci bir konuyu da buradan dile getirmek istiyorum. Geçtiğimiz hafta içinde Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan ile ilgili bir yazıyı kaleme alıp Fatih Beyin, babası Necmettin Erbakan’ın yerini dolduramadığına değinmiştim.

Fanatik Erbakan taraftarları bu yazıma çok alınganlık gösterdiler. Düşünceme saygı duymadıkları gibi kendi düşüncelerinin doğruluğunu kabul ettirmek adına da akıllarınca siyaset yaparak bana yorumda bulundular.

Ben kendi adıma bu yorum içerikli yazıyı kaleme alırken bana gelecek olan tepkileri de düşündüm elbette.  Hiç önemli değil. Eleştiriye açığım. Lakin akıl verenlere tahammülüm yok. Akıllarına kendilerine saklasınlar.

Demem odur ki, bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olanların varlığını da bilerek yolumuza devam edeceğiz. Şunun unutulmamasını istiyorum kendi adıma. ‘Her türlü fikre saygı duyarım ancak herkes kendi aklını da kendisine saklasın. Yazdığım yazıları beğenmeyebilirsiniz. Bu beğenmemeniz yazının sahibine akıl verip,  hakaret etmenizi gerektirmez. Hepsi bundan ibaret…