Eski adıyla SSK Hastanesi, Aşkım Tüfekçi Devlet Hastanesi olan ve yeni ismiyle Seyhan Devlet Hastanesi olarak isimlendirilen hastanenin Başhekimlik görevine Uzman Dr. Çiğdem Erhan atandı.
Hayırlı ve uğurlu olsun…
Adana İl Sağlık Müdürü Dr. Halil Nacar’ın bu atamayı uygun görmesi kanımca doğru bir tercih oldu.
Yeni Başhekim Çiğden Erhan, Adana Şehir Hastanesi’nde uzun dönem Başhekim Yardımcılığı yaparak önemli projelerde imza sahibi olmuştu. Yakından takip ettiğim ve hizmetiyle ön plana çıkan, insani ilişkileri, sağlık hizmetlerinden halkın yararlandırılmasında iyimser tavır ve uygulamalarıyla takdir toplanan bir doktordu Çiğde Hanım…
Bence Seyhan Devlet Hastanesi’ni içinde bulunduğu eksikliklerden ve olumsuzluklardan çekip kurtarmaya namzet bir doktor kendisi.
Benim değerlendirmem bu istikamette…
Peki, bunu başarabilir mi?
Sağlık hizmetlerini Adana’da en yakından takip eden ve bilgi sahibi olan bir gazeteci olarak ‘başarması gerekir’ diyerek önce temennimi dile getirmiş olayım.
Öncelikle hastane içinde ‘kendilerince ekipleşen’ isimlerden kurtulup yeni bir ekip kurması gerekiyor Sayın Çiğdem Hanımın.
Radikal kararlar alarak biraz da yumruğunu masaya vuracak nitelikte bir yöneticilik göstermesi gerekiyor ki, hastane içindeki ekipleri yok edebilsin.
Yanlış yapanın gözünün yaşına bakmaması gerekiyor. Bu kendi meslektaşı olan doktorlarda olsa…
Hastaneyi tek başına kimseye de haber etmeden poliklinikleri, servisleri, hastaneye bağlı merkezleri gezerek halk ile yani yurttaş ile konuşup sıkıntılarını öğrenmesi gerekiyor.
Hastane içindeki güvenlik görevlilerinden doktorların yanında görev yapan elemanlara varana değin, iş ahlakı ve ciddiyetini tesis etmesi gerekiyor.
Hastanenin genel temizliğine acilen el atması ve hasta ile hasta yakınlarının rahatsız oldukları temizlikten hastaneyi çekip kurtarması gerekiyor.
Hastanede hastalara ve hasta yakınlarına verilen ve yenmeyen, çöpe dökülen sabah kahvaltıları ile öğle ve akşam yemeklerini yenilebilir hale getirmesi gerekiyor.
Hastanede kimin doktor, kimin hemşire, kimin hasta bakıcı, kimin görevli eleman olduğunu hasta ve hasta yakınları bilemez durumda. Kılık ve kıyafet konusunda ciddiyetin acilen tesis edilmesi gerekiyor.
Hastaneye mal ve hizmet veren, kantin işletenlerin de bu disiplinden acilen payını alması gerekiyor.
Bunlar benim bir çırpıda salık verebileceğim ana başlıklar…
Elbette bizler basın mensupları olarak ve zaman aralığında hastane ile işi olan kişiler olarak hastanenin ‘tabiri caizse Allah’a havale edilmiş’ halinden kurtulması adına verebileceğimiz salıklar olsa gerekir.
Çiğdem Hanım, bütün bunların üstesinden gelebilir mi?
İsterse gelir…
Önüne engel çıkarılır mı?
Bence çıkarılır…
Bir temizlik görevlisinin çalıştığı yeri değiştirince AK Parti Milletvekillerinden ve teşkilatlarından gelen ‘rica veya baskıya’ boyun eğmezse başarılı olur.
Eğerse ‘hiç ama hiç başarılı olamaz’ diye düşünüyorum.
İnsani yaklaşımları, insanlara dokunuşları oldukça yerinde olan bir ismi Halil Nacar Beyin Seyhan Devlet Hastanesi’ne ataması da yerinde olmuş.
Bu arada Halil Nacar’ın eski Başhekimlik yaptığı hastane olan Seyhan Devlet Hastanesi’ndeki bu ‘ayrık otlarını temizleme operasyonunda’ Çiğdem Erhan Hanımın yanında durması, ona destek vermesi gerekiyor.
Aksi halde başarı gelmez…
Bizlere de olumsuz haberleri yapmak düşer o vakit...
Tekrar Çiğdem Hanıma başarılar diliyorum. Allah utandırmasın…