Kıymetli okurlarım geçen yazımızda İslamda aileyi tarif etmeye çalışmıştım. Ama konu hala uzayıp gittiği için bu sayımızda da devam etmeye çalışacağım. Sevgili dostlar, İslam evliliği ve aileyi huzur ve mutluluk kaynağı olarak gördüğü için, hep manevi duygular ve manevi değerler ön plana çıkmaktadır. İslamda hiçbir zaman mal, mülk, para, şeref ölçüsü olmamıştır. İşte peygamberimiz bir hadisi şeriflerinde evlilikte de ölçüyü ortaya koymuştur. “ Kadınları yalnız güzellikleri için nikâhlamayın. Muhtemeldir ki, güzellikleri onları ahlakça alçaltabilir. Onlarla, mallarını hatırı içinde evlenmeyin. Belki malları kendilerini azdırır. Kadınlarla, dindarlıkları yüzünden evlenin. Muhakkak, yırtık elbiseli, siyah, fakat dini bütün, ahlakı güzel ahlakı güzel bir kadın daha kıymetlidir.”
Erkekleri seçimde de dini ve ahlaki üstünlüğü olanlar tercih edilmiş ve öğütlenmiştir. Bu hususta Peygamberimiz maddi varlığı içtimai mevkiyi kasayı, keseyi, koltuğu, makamı yermiştir ve kınamıştır. Bu şekilde insanı itibar sahibi olmasının çok zor olduğunu vurgulamıştır. Bu hususta şöyle buyurmuştur. “Size dininden ve ahlakından razı olduğunuz bir kimse gelirse, (velisi olduğunuz) kadınların nikâhlarına talip olurlarsa, onların evlendiriniz. Eğer böyle yapmazsanız yeryüzünde fitne ve büyük bir anarşi doğar .” aile yuvasının saadeti için eşlere sevgi, saygı, feragate vazifeler yüklemişlerdir. Bu görevler kadın ve erkek için birer ibadet niteliğindedir. Peygamberimiz buyuruyorlar ki; “ Karı-koca bir birlerine sevgi ve şefkatle baktıklarında, Allah’ ta onlara merhametle bakar. “ yüce Rabbimiz faziletli kadınları, açıklanan görevlerini yapan zevceler diye niteleyerek şöyle buyurur; “ İyi kadınlar itaatkâr olanlardır. Allah kendi haklarını nasıl koruduysa, onlarda öylece erkeklerin gıyabında mallarını, şeref ve namuslarını, aile sırlarını koruyanlardır.” Peygamberimiz kadınlara dünya metaının en hayırlısı olarak görür ve şöyle müjdeler; “Kadın namazını kılar, orucunu tutar, ırzını korur ve kocasına itaat ederse Cennet kapılarının dilediğinden girsin.” Değerli dostlar, kadını Rabbinin emaneti olarak alan ve iffetini Allah adına söz vererek helal dinen koca da kadına karşı sevgi ve şefkat göstermek, yediğinden yedirmek, giydiğinden giydirmek, onun yaptığı işleri kötülememek, fena sözlerle itam etmemek, hoş görülü ve ihsankar olmak vazifeleri ile mükelleftir. Rabbimiz şöyle emreder; “Kadınlarınızla iyi geçinin. Eğer kendilerinde hoşlanmadınızsa olabilir ki, bir şey sizin hoşunuza gitmez de Allah ondan birçok hayır takdir etmiş olur.” Peygamberimiz; “ Sizin en hayırlınız, kadınlara karşı rn hayırlı olanınızdır.” Allah yar ve yardımcını olsun. Selam ve dua ile.
HASRET
Ey benim yoluna kurban olduğum
Bu sevda ateşi yakar içim
Yıllardır yüzüne hasret kaldığım
Bu sevda ateşi yakar içimi
Al duvaklı gelin oldun gözüme
Ben sevdanı nakşeyledim özüme
Bir umut ver görün artık gözüme
Bu sevda ateşi yakar içimi
Yıllar oldu duygularım hapiste
Kapkaranlık dünyam kalmışım siste
Seni sayıklarım ben her nefeste
Bu sevda ateşi yakar içimi
Kan olup dolaştın damarlarımda
Bayrak olup estin ufuklarımda
Tek umudum sensin yarınlarımda
Bu sevda ateşi yakar içimi
Armağan der ey sevgili hak davam
Adalet mutluluk refahtır hevam
Ölmeden davama kavuştur Mevlam
Bu sevda ateşi yakar içimi

