Şimdi bu yazımı okuyan birçok kitap kırtasiye hop oturup hop kalkarken, bazı öğretmenlerimizde klavye başına geçip cilveli cilveli beni eleştirmeye başlayacaklardır.
Canları sağolsun;
Bu yazımdan dolayı o eleştirenlerden 100 kat helal olsun diyenim olacaktır.
Yeni eğitim ve öğretim yılı hayırlı uğurlu olsun.
Velileri masraf, öğretmenleri mesai başı, öğrencileri heyecan konfeksiyon, kırtasiye ve kantincileri gelir derdi sardı.
Tekrar hayırlı uğurlu olsun.
Her yıl değişen sistemi tartışmaya açmak istemiyorum.
Eğitim alanında çok başarılı olduğumuzu artık bende kabul ediyorum.
Kabul ettiğim eğitimdeki başarımız değil elbette; kabul ettiğim başarı, 8 Milli Eğitim Bakanı değiştirebilmemiz. Her gelen bakan ?bu işi çözeceğim? iddiası ile geliyor. Maalesef geliyor da geliyor.
Bu işi şampiyon iddiası ile lige başlayan teknik direktörün sezon sonunda takımı küme düşürmesine benzetiyorum.
Gelin bu yıldan farklı bir yıl olsun.
Öğrencilerimize yazılan çarşaf çarşaf listelerdeki marka belirten ürünleri Kozan´da tek 1 kırtasiyede bulmayalım.
İnternette 10 TL olan ürün tek yetkili kırtasiyede lütfen 40 TL olmasın. Öğretmenlerimiz, elleri öpülesi öğretmenlerimiz velilerimizi lütfen bilinçli ve istekli bir şekilde ekonomik olarak boğdurmayalım.
Geçtiğimiz yıllarda yaşanılan özel set isteklerini bir kenara bırakalım.
Her yıl yaşanan yardımcı kitap tehdidini lütfen velilerimize yaşatmayalım.
Kırtasiye, öğretmen ilişkilerindeki mesafe ve saygınlığı korumak çok da zor olmaması gerekir.
Geçtiğimiz yıllarda duyduğumuz istenmeyen kokuları duymamak dileği ile hayırlı uğurlu bir eğitim öğretim yılı geçirelim olmaz mı?
Kamuya ait mala zarar vermek kısaca acizlik.
Toplumun ortak faydalarına hizmet eden yerlere gerek sözlü gerekse fiziki zarar vermek birilerine ne gibi bir fayda sağlar anlam veremiyorum?
Kimseye fayda sağlamaz
Geçtiğimiz günlerde alkollü olduğu iddia edilen 1 kişi Kozan Dağılcak Sosyal İşletmesinin camlarını kırmış. Kamuya ait olan Dağılcak İşletmelerinin camını kıran o kişinin eline nasıl bir fırsat geçti, doğrusu merak ediyorum.
Öncelikle bu cam kırma hadisesini gerçekleştiren kişiyi kınıyorum.
Camı kırandan daha çok sosyal medya tartışmaları gündem oldu.
Siyasi menfaat, çıkar veya kişisel tercihlerinden dolayı kendilerini bir tarafa taraf görenlerin bel altı kavgaları kısa metrajlı film adeta,
Bu tartışmaların içerisine giren veya girmeye çalışan kişilerin üslupları yakışıksız.
Ortada doğru olan tek gündem maddesi kamu alanına verilen zarar olması gerekirken, şerefler yerlerde gezdiriliyor maalesef.
Bu tartışmaların içerisine giren basın mensuplarının izlediği yolun yanlışlığını sanırım kendileri de görmüşlerdir.
Bu ve bunun gibi girişimler veya hareketler kimseye bir şeyi kazandırmaz kaybettirir.
Biz konunun aslına dönecek olursak o camları kırmak ne sana ne de başkasına kar sağlar. O camları kırmak bu memlekete sadece zarar verir.