Yeniden Refah Partisi’ni kurarak siyasette babasının izinden yürümeye çalışan Fatih Erbakan’ı yakından takip ettiğimde şahsım adına kendisini bir türlü inandırıcı bulamıyorum. Babası rahmetli Necmettin Erbakan ile mukayese edemeyecek kadar politikadan uzak görüyorum kendisini…
İşin özünde siyaset babadan oğla geçen bir hastalık oldu bu memlekette. Babanız siyasetçi diyerek oğlunuz, kızınız, torununuz da siyasetçi olacak değil ya!
Ama o isimden faydalanmak isteyen partilerin genel başkanları maalesef babaların yakınlarını da siyasetçi yaparak halkın önüne aday yapıp sunuyorlar. Oldum olası bu olaya karşı çıkmışımdır.
Sayın Fatih Erbakan’ın gündeme dair partisinin görüşlerini dile getirdiği basın toplantısını izlediğimde 2027 sonunda ‘erkenmiş’ gibi gösterilip bir seçimin yapılabileceğinden dem vurunca ‘papatya falı açıyor’ diyerek yorumladım bu konuşmasını…
Daha yorumum bitmeden Sayın Erbakan arkasından düşüncesini hemen açıkladı.”Partimin Cumhurbaşkanı adayı benim!”
Sayın Erbakan, daha öncede partinizin Cumhurbaşkanı adayı oldunuz. Sonra ne yaptınız? Seçime girdiniz mi?
Sonuca bakarsanız sizin neden bana inandırıcı gelmediğinizi sanırım anlarsınız!
Yakın tarihte Erbakan’ın partisi 3.Olağan Büyük Kongresini yapacak. İktidara yürüyüş adını verdiği bu kongre öncesinde söylemleri ve daha önce ortaya koyduğu eylemleriyle Yeniden Refah Partisi’nin alternatif anlamında iktidara gelme gibi bir eylemlerini buradan yorumladığımda imkansız olarak görüyorum.
Erbakan’ın peşinden gidenlerin de aslında rahmetli Necmettin Erbakan’ın peşinden gitme anlamına geldiğini düşünüyorum.
Dedim ya, ‘Baba başkaydı, oğul başka!’
Tıpkı Rahmetli Alparslan Türkeş’in oğullarının durumuna benziyor Sayın Fatih Erbakan’ın duruşu, siyaseti…
Erbakan’ın partisi 7 yaşına girmiş. Hayırlı ve uğurlu olsun. Lakin iktidar olma gibi eylemin gerçekleşmesi adına daha çok uzun yıllar beklemesi gerekiyor…
Alternatif olmak adına bence halkın gözünde kredisini çok çabuk tüketiyor.
Bu da benim görüşüm…